Kemalistlerin Namus ve Ahlak Anlayışı…

Published by

on

Kemalistlerin Namus ve Ahlak Anlayışı…

Cumhuriyetin ilk yıllarında ahlakın nasıl yozlaştırılıp neslin ifsad edildiğine dair hiç şüphesiz birçok misal verilebilir. Mesela tertip edilen “güzel bacak” yarışmaları[1] ve meşhur “Kadeş Rezaleti”[2] bunlardan sadece ikisidir. Her konuda Osmanlı’yı reddi miras yapan Cumhuriyet Türkiyesi’nin kurucuları, halkın inanç ve kültürüne taban tabana zıt olan yeni bir hayat tarzı dayattı. Bir yandan geleneksel aile yapısı tenkid edilirken, diğer yandan balo ve dans teşvik ediliyor, günlük gazeteleri müstehcen içerikli mesaj ve fotoğraflar süslüyordu.

*

kemalizm ahlaksizligi chp Aksam Gazetesi, 26 Eylül 1932, sayfa 6.

– Ayşenin başına gelen felaketi biliyor musun?

– Yo!.. Ne oldu?

– Kocamı ayarttı![3]

***

kemalizm ahlaksizligi chp Aksam Gazetesi, 1 Subat 1932, sayfa 6.

– Gerdanlığını nişanlın mı aldı?

– Hayır, her bir incisini bir nişanlım aldı![4]

***

atatc3bcrk-gc3bczellik-yarismasi-atatc3bcrk-maskeli-balo-cumhuriyet

Cumhuriyetin ilk yıllarında maskeli balo…

***

O dönemde hekimler, bu tür müstehcen sayılabilecek yayın ve baloların, bu hızlı değişime adapte olamayan genç kız ve kadınları bunalıma soktuğunu ve intihara sürüklediğini ifade ediyorlardı.

Nitekim o yıllarda Türkiye’de araştırma yapan Fansız sosyolog Max Bonnafous, bu intiharları, Cumhuriyet Türkiyesi’nde örf, adet ve fikirlerin değişmesine bağlamaktaydı.[5]

*

kemalizm ahlaksizligi chpnin namus anlayisi kadin ve kiz intiharlari

KAYNAK: Max Bonnafous, “Istanbul’da Intihar”, Türk Antropoloji Mecmuası, Teşrinievvel 1927, No. 5, sayfa 19-37.

***

Tabloda da gördüğünüz gibi, 1916’da yani “savaşta” 27 olan intihar vak’aları, 1926 Türkiyesi’nde inkılaplar başlayınca ve güya “kurtulduktan” sonra 177’ye yükseldi. 10 yılda yaklaşık 7 kat bir artış. Kemalist inkılapların halkı nasıl bunalıma ittiğine dair net bir tablo.

Neslin nasıl ifsad edildiğine ve intihara sürüklendiğine dair iki misal daha zikredelim… Henüz 1924 gibi erken bir tarihte Darülfünunlu (Üniversiteli) kız öğrencilerin başlarının açık bir şekilde Romanya’ya gönderildiğini ve orada erkeklerle dans ettirildiğini dönemin basınından öğreniyoruz. Nitekim Mehmed Akif’in başyazarlığını yaptığı Sebilürreşad dergisi, yaşanan bu rezalete büyük tepki göstermiştir.[6] 

Diğer ve son misalimizi Prof. Dr. Emre Dölen’in “Türkiye Üniversite Tarihi” isimli eserinin ikinci cildinden kısaltarak veriyoruz[7] :

“Darülfünun öğrencilerinden oluşan elli kişilik bir grup Macaristan’ı ziyaret etmiştir. Bu ziyaretin karşılığı olarak içinde Macar Hükumet Naibi’nin oğlunun da bulunduğu altmış kişilik bir Macar öğrenci grubunun Istanbul’a geleceğinin Peşte Orta Elçiliği’nden bildirilmesi üzerine gerekli hazırlıklara girişilmiştir. Türk öğrencilerin Macaristan’da gördükleri misafirperverliğe karşılık verilebilmesi için Maarif Vekaleti’nin 16 Aralık 1924 tarihli talebi üzerine Icra Vekilleri Heyeti’nin 17 Aralık 1924 tarihli toplantısında “masarif-i gayr-i melhuza” [önceden düşünülemeyen masraflar] faslından 3000 lira ödenek verilmesine karar verilmiştir.[8]

*

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 1

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 4

[8] no’lu dipnotta bahsi geçen ödenekle alakalı kararname ve latinize hali…

***

Macar öğrenciler Ocak 1925’te gelmişler ve Darülfünun öğrencileri tarafından gezdirilerek ağırlanmışlardır. Macar öğrencilerin Darülmuallimat’ı [Kız Öğretmen Okulu] ziyaretleri sırasında kendileri şerefine yapılan çaylı toplantıda Darülmuallimat öğrencisi bazı kızlar Macar öğrencilerle dans etmişlerdir. Kızların Macar öğrencilerle dans etmeleri büyük bir sorun olmuştur. Konuyu TBMM’ne taşıyan Trabzon Mebusu Ahmed Muhtar Bey 29 Ocak 1925’te Maarif Vekili’nin sözlü olarak cevaplaması isteğiyle bir soru önergesi vermiştir. Bu önergede dans olayının gerçek olup olmadığı ve eğer gerçek ise Maarif Vekaleti’nin ne gibi bir işlem yaptığı sorulmaktadır.[9]

*

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 8

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 2

[9] no’lu dipnotta bahsi geçen Soru Önergesi ve latinize hali…

***

Darülfünun öğrencileri Macar misafirlerine Beyoğlu’ndaki Splendid Otel’inde bir ziyafet vermek istemişlerdir. Bu ziyafet sırasında sonradan “Splendid Oteli olayı” adı verilecek olan bazı yakışıksız olaylar meydana gelmiştir. Otelin salonunda başkalarının da oturmuş olduğunu gören “Darülfünunlu hanım ve beyler yabancıların bulunduğu bir salonda dans edemeyeceklerini söyleyerek orada bulunanları dışarıya çıkmağa davet” etmişlerdir. (Içeride nasıl bir dans yapmak niyetindelerse artık: K.Çandarlıoğlu) Aileleriyle birlikte salonda bulunan yabancılar çıkmışlar, çıkmamak için direnen bir Isveçli diplomat ise zorla dışarı çıkarılmıştır. Meslek gazetesinde yayınlanan “Darülfünun gençliği- Son hadiseler münasebetile” başlıklı yazıda “Iki üç ay zarfında birbirini takiben üç dört defa Darülfünun talebesi kendisinden bahs etdiriyor” denildikten sonra konunun memleketimizin sınırlarını aşarak, Avrupa gazete ve ajanslarına geçecek kadar önem kazandığı belirtilerek meydana gelen son olay gazetelere göre yukardaki gibi özetlenmektedir. Meslek gazetesi bu konudaki görüşünü,

“Hadisenin çirkinliği, manasızlığı meydanda. Bunu teşhire hiç de ihtiyaç yoktur. Biz Darülfünun gençliğine, bu memleketde müsbet hüküm verebilecek pek az ve müstesna heyetlerden biri nazarile bakıyoruz. Çünkü henüz kendilerini evvelki neslin hastalıklarına tutulmamış ve saf kalmış bir kütle addediyoruz. Nitekim, Tıbbiyeli ve Hukuklu kavgası hakkında da hükmümüzü verirken hadiseyi bu cihedden görmeye çalışmışdık. Bu son hadise tekrar fikrimizi kuvvetlendirdi: hakikaten Darülfünun talebesi her şeyden evvel kendi kendilerini düzeltmeğe, tensik etmeğe ve kafalarını bir mizan içine sokmağa mecburdur”[10] biçiminde açıklamaktadır.

Macar öğrencilerin ziyareti sırasında meydana gelen dans ve özellikle Splendid Oteli olayı üzerine TBMM’nde çok sayıda soru önergesi verilerek bunların Maarif vekili Şükrü [Saraçoğlu] Bey tarafından sözlü olarak cevaplandırılması istenilmiştir. Denizli Mebusu Dr. Kazım Bey 25 Ocak 1925 tarihli soru önergesinde gazetelerden “Darülfünun mensuplarının haysiyet-i milliyeyi lekedar edecek tecavüzleri” konusunda bilgi sahibi olduğunu belirterek “Darülfünun’un her gün müessif bir vakaya sahne olması”nın nedenini ve “Darülfünun’un istiklaline hürmet hesabına hükümet hala seyirci midir?” diye sormaktadır.[11]

*

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 5

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 3

[11] no’lu dipnotta bahsi geçen Soru Önergesi ve latinize hali…

***

Eskişehir Mebusu Emin Bey ile Aksaray Mebusu Vehbi Bey 28 Ocak 1925 tarihli ortak soru önergelerinde Macar öğrencilere sadece barlar ve dansların gösterildiğini, onların “bize müessesatınızı [kurumlarınızı], muhacirlerinizi göstermediniz” demelerinin bizleri utandırdığını ve memleketini sevenleri ağlattığını belirttikten sonra Darülfünun yönetimini ve Emin Ismail Hakkı [Baltacıoğlu] Bey’i ad vermeden suçlayarak “evladlarımızın fena bir idareye, gayr-i muktedir ellere tevdi edildiği görülmektedir” demektedir. Darülfünun yönetimi “kendi evinin idaresinden aciz olan bir heyet” olarak nitelendirilerek bunların eline bırakılan ve “bu anarşi-i ahlak ile yetişen evlad-ı vatandan memleket birçok zararlar görmiyecek midir?” diye sorulmaktadır.[12]

*

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 7

chp ahlaksizligi Macar ögrencilerin türk kizlariyla dansi 6

[12] no’lu dipnotta bahsi geçen Ortak Soru Önergesi ve latinize hali…

***

Mehmed Akif’in başyazarlığını yaptığı Sebilürreşad dergisi, tıpkı yukarıda bahsi edilen Romanya ziyaretinde olduğu gibi bu hadiseye de büyük tepki göstermiştir.[13]

*

macar ögrenciler Sebilürresad 22 Ocak 1925 25 cild 635 sayi sayfa 170 Ruhi Milli ve Vicdani Ictimaiye Mugayir Hareketler

[13] no’lu dipnot ile alakalı… Mehmed Akif’in başyazarlığını yaptığı Sebilürreşad dergisi aynı sayfada iki tenkid yazısı birden neşretti… Aynı sayının 161’inci sayfasında Mehmed Akif’in “Vahdet” başlıklı makalesi yer almaktadır…

***

Bütün bu hadiseler, Kemalist kadronun Türkiye’de oluşturmayı hedeflediği namus ve ahlak anlayışının birer tezahürüdür. Bunu kendi yayın organlarında da açıkça ifade etmektedirler.

Hakikaten M. Kemal’in kontrolündeki Cumhuriyet gazetesinde, üstelik o daha hayatta iken, “Namusun manası nedir?” başlıklı bir yazı neşredilir. Yazıda, “bir kadının sevdiği bir adamla nikahsız yaşaması”nın dahi onu namus dairesi dışına çıkarmayacağı ve bu “daireleri genişletmek lazım” geldiği belirtilmektedir.[14]

*

kemalizm ahlaksizligi chpnin namus anlayisi Cumhuriyet Gazetesi, 11 Nisan 1930.

[14] no’lu dipnotta sözü edilen yazı…

***

1930 yılında Cumhuriyet gazetesinde neşredilmiş olan bu yazıyı okurken ağzınız açık kalmış olabilir ve hatta “vay anasını!” demiş de olabilirsiniz. Lakin bendeniz inanın artık şaşırmıyorum. Zaten M. Kemal de, Kazım Karabekir Paşa’ya, “Dini ve ahlâkı olanlar aç kalmaya mahkûmdurlar. Dini ve namusu olanlar kazanamazlar, fakir kalmaya mahkûmdurlar. Böyle kimselerle memleketi zenginleştirmek mümkün değildir. Onun için önce din ve namus telâkkisini kaldırmalıyız. Partiyi, bunu kabul edenlerle kuvvetlendirmeli ve bunları çabuk zengin etmeliyiz. Bu suretle kalkınma kolay ve çabuk olur..”[15] demiyor muydu?

.

**********

.

KAYNAKLAR:
.

[1] “Güzel Bacak” yarışması hakkında malumat için bakınız;

https://belgelerlegercektarih.wordpress.com/2014/05/31/dr-riza-nur-m-kemal-ataturke-iftira-mi-atiyor-guzel-bacak-yarismalari-neydi/

[2] “Kadeş Rezaleti” için ise şu yazıya bakabilirsiniz;

https://belgelerlegercektarih.wordpress.com/2012/06/06/chpnin-canakkale-rezaletinin-belgeleri-kades-rezaleti/

[3] Akşam Gazetesi, 26 Eylül 1932, sayfa 6.

[4] Akşam Gazetesi, 1 Şubat 1932, sayfa 6.

[5] Max Bonnafous, “Istanbul’da Intihar”, Türk Antropoloji Mecmuası, Mart 1928, No. 6, sayfa 19-28.

Intiharlarla alakalı neşriyat için bakınız;

Fahreddin Kerim Gökay, Türkiye’de Intiharlar Meselesi, Istanbul 1932.

Fahreddin Kerim Gökay, “Memleketimizde Intihar Salgınına Karşı Ne yapılmalıdır?”, Resimli Ay, Şubat 1926, No. 12.

Cemal Zeki, Genç Kız ve Kadınlarda Intihar, Kader Matbaası, Istanbul 1927.

Tafsilat için bakınız; Rüya Kılıç, Erken Cumhuriyet Dönemi Istanbulu’nda Intihar: Toplum – Ferd – Siyaset, Modern Türklük Araştırmaları Dergisi, sayı 3, cild 10, Eylül 2013, sayfa 100-117.

[6] Sebilürreşad Dergisi, “Darülfünunlu Talebe ve Talebatın Romanya’daki Ihtisasatı”, 23 Ekim 1924, sayı 622, cild 24, sayfa 382.

[7] Emre Dölen, Türkiye Üniversite Tarihi, cild 2, Cumhuriyet Döneminde Osmanlı Darülfünunu 1922-1933, Istanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, Istanbul 2010, sayfa 118-123, 421-428.

[8] Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Kararname no: 1260; Fon kodu: 30.18.1.1/Yer No: 12.62.10.

[9] Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Dosya no: 6501; Fon kodu: 30.10.0.0/Yer No: 7.40.38.

[10] Meslek Gazetesi, sayı 7, 27 Kanun-ı sani 1341 [27 Ocak 1925], sayfa 4.

[11] Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Dosya no: 6494; Fon kodu: 30.10.0.0/Yer No: 7.40.31.

[12] Başbakanlık Cumhuriyet Arşivi, Dosya no: 6500; Fon kodu: 30.10.0.0/Yer No: 7.40.37.

[13] Sebilürreşad Dergisi, “Ruh-ı Milli ve Vicdan-ı Ictimaiye Mugayir Hareketler”, 22 Ocak 1925, sayı 635, cild 25, sayfa 170.

Ayrıca bakınız; Sebilürreşad Dergisi, “Darülfünun’da Şayan-ı Teessüf Bir Hadise”, 22 Ocak 1925, sayı 635, cild 25, sayfa 170.

[14] Cumhuriyet Gazetesi, “Namusun manası nedir?”, 11 Nisan 1930, sayfa 2.

[15] Kâzım Karabekir Anlatıyor, Yayına hazırlayan; Uğur Mumcu, 5. Basım, Tekin Yayınevi, Istanbul 1993, sayfa 83, 84.

.

**********

.

Kadir Çandarlıoğlu

.

**********

.

Alıntılarda şu şekilde kaynak belirtiniz:

www.belgelerlegercektarih.com

*

10 responses to “Kemalistlerin Namus ve Ahlak Anlayışı…”

  1. Osman Avatar
    Osman

    Haydi bunları da inkâr edin Kamalistler!

    1. Osman Avatar
      Osman

      yalan dolan şeyin neyini inkar edelim

  2. üstad muhibbani aciz bir zat Avatar
    üstad muhibbani aciz bir zat

    calismalarinizdan ötürü allah ne muradiniz varsa versin.

  3. Osman Avatar
    Osman

    yalan dolan bilgiler yapma çomar admin

    1. belgelerlegercektarih Avatar

      Osman, neyin yalan oldugunu da yaz ki foyamiz ortaya ciksin. Bekliyorum.

  4. Ali Avatar
    Ali

    “Osman” Yalan olsa idi buraya yorum bile yazamazdın.Mevlana ne yazmış: Kişiyi nasıl bilirsin.Kendim gibi bilirim.

  5. […] über Kemalistlerin Namus ve Ahlak Anlayışı… — Belgelerle Gerçek Tarih […]

  6. Enfüsi Avatar
    Enfüsi

    Kamâlistlerin buna verecek cevabı yok, küfredip kaçarlar ancak

  7. stdyom Avatar

    Senin gibi araştırıp delillerle bu iğrençlikleri ortaya döken insanlar lazım bize de. Helal olsun valla. Allah kalemine zeval vermesin .

Bir Cevap Yazın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Blog at WordPress.com.