Tarikat ve Cemaat düşmanı kemalistlerin “Atatürkçülük” tarikatı

*

Bunlardan âlâ “mürid” mi olur?..

(Her ne kadar gerçekte öyle olmasa da, burada “Mürid” kelimesine kemalistlerin yüklediği menfi-olumsuz manayı verdik)

***

Kemalistler, din alimlerine itaat eden müslümanlara “koyun sürüsü” derler, buna mukabil kendileri M. Kemal’i hiç sorgulamazlar, sorgulayanlara da “hain” damgası basarlar.

Türbelere de karşı çıkarlar ama 10 Kasım’larda “Anıtkabir Türbesi”ni ziyaret etmek için taa Izmir’den uçak bile kaldırırlar.

Hocaların kitaplarını okuyanlara “beyninizi kiraya vermeyin cahiller” diyerek “Aristo”culuk taslarlar, ama her ne hikmetse M. Kemal’in NUTUK’unda yazan her şeyin de kesin doğru olduğuna iman ederler.

Tarikat şeyhlerinin hatasız olamayacağını söylerler, fakat M. Kemal’i hatasız görmekle kalmayıp, kanunla koruyarak eleştirilmesine dahi mani olmaya çalışırlar. (Aslında bütün keramet bu kanundadır da neyse)

Türkiye’deki türbeleri kapatan kemalistler, belki de dünyanın en büyük türbesini, yani Anıtkabir’i inşa ettiler. Zaman zaman mozoleye secde edenlere dahi şahit oluyoruz.

*

***

Bununla da yetinmediler ve neredeyse her yere M. Kemal’in heykellerini diktiler. Okullara büstlerini, ders kitaplarına fotoğraflarını koydular. Ben dünyada bu derece yüceltilen bir şeyh görmedim. Hatta Buda’yı kutsayan budistler bile bu kadar çok Buda heykeli yapmamıştır. Kadir Mısıroğlu’nun dediği gibi, “Türkiye’deki putların sayısı, putlarla mücadele eden Hz. Ibrahim aleyhisselam devrindeki putlardan çoktur.” Tarih, bu sahada kemalistlerle rekabet edebilecek başka bir zümreyi herhalde kaydetmemiştir.

Ama bunu kemalistlere anlatamazsınız… Sorsanız “ineğe tapan” hindulara “ahmak” derler. Halbuki ineğin hiç olmazsa insanlara faydası var; süt verir, karın doyurur. Bunlarınkinde o da yok… Bakım masrafları da cabası.

Kısacası, cemaat ve tarikatlara karşı çıkan kemalistler; “BÜYÜK, HATTA EN BÜYÜK ATATÜRK”ün “MÜRİDİ” olmuşlar ama haberleri yok!

“Olmasaydı olmazdık” dediklerine bakılırsa, bunlara “mürid” demek bile az gelir.

Bazıları ise bilinçli olarak böyle iman ediyor.

*

Tıp Profesörü Rüştü Kâzım Türker’in Milliyet’e verdiği beyanat:

“Şeyhim Mustafa Kemal, tarikatım Atatürkçülüktür.”

***

Mesela koskoca Tıp Profesörü Rüştü Kâzım Türker bu inancını Milliyet gazetesine şöyle itiraf etmişti:

“Ülkem tarikat mensuplarına kaldı. Bakanlar Nakşibendi, yok bilmem hangi tarikattan. Benim tarikatımı sorarsanız şeyhim Mustafa Kemal, tarikatım Atatürkçülüktür.”[1]

Zaten en büyük ve tehlikeli tarikat da “Atatürkçülük” tarikatıdır. Zira müridleri, “şeyhimiz Atatürk 7 düveli yendi” diyerek kendisine görülmemiş bir keramet isnad ediyorlar. Üstelik kemalist “tekkelerde”, yani okullarda günde “1919” kere “o olmasaydı olmazdık” zikri çekerken kendilerinden geçip “fenafişşeytan” makamına ulaşıyorlar. Yok böyle bir “cezbe”!..

Anlatılan “menkıbelere” bakılırsa, “Atatürkçülük” tarikatının “şeyhi” M.Kemal Paşa hazretlerinin, “pusulası bozuk-külüstür” Bandırma vapuruyla son model ingiliz torpidolarını atlatarak sağ salim Samsun’a çıkmasını da böyük bir “keramet” ile izah etmek kabildir… Yalandan kim ölmüş ki?

*

***

Allah’tan bu fotoğraf, Kemalist rejimin okullarında; “Atatürk Bandırma vapurunu Samsun’a çekerken” klişesiyle okutulmadı. Yoksa o tekkelerden-okullardan mezun olan kemalist müridlerin birçoğu hiç şüphesiz buna da inanırdı… Denemesi bedava.

.

**********

.

KAYNAK:

[1] “Şeyhim Mustafa Kemal, tarikatım Atatürkçülüktür”, Milliyet Gazetesi, 09 Mart 2003 ve 11 Mart 2003 .

.

**********

.

Kadir Çandarlıoğlu

*

Paylaşım Şartı:

Paylaşmak istediğiniz bir yazı, görsel vs. varsa, alakalı yazıya gidin ve yukarıdaki adres çubuğunda görülen linki kopyalayıp paylaşmak istediğiniz yere yapıştırın. Yani YALNIZCA LİNK PAYLAŞIMINA MÜSAADE EDİYORUZ. Ayrıca yazının sonunda “facebook” veya “twitter”ın sosyal medya paylaşım butonları var. O butonlara tıklayarak da paylaşılabilir. Başka türlüsüne hiçbir surette rızamız yoktur.

*